Biyofizik Profil (BFP)

NST'ye ek olarak ultrasonla bebeğin amniyon sıvısı volümü, solunum hareketleri, vücut hareketleri ve kas tonusu (gerginliği) olmak üzere dört ayrı parametrenin daha değerlendirildiği bir fetal distres tanı testidir.


Video: 36. gebelik haftasında anne karnındaki bebek - az kilo alımı, solunum hareketleri ve renkli Doppler

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Hangi durumlarda uygulanır?

BFP'nin en büyük kullanım alanı nonreaktif çıkan NST'lerin ileri incelemesidir. 

Nonreaktif NST'de BFP bebeğin gerçekten tehlikede olup olmadığını oldukça hassas bir şekilde gösterebilir. 

Yüksek puan (8 ya da 10) elde edilmesi durumunda bebeğin iyi durumda olma olasılığı oldukça yüksek, düşük puan elde edilmesi durumunda ise bebeğin kötü durumda olma olasılığı oldukça yüksektir. Bu yüzden fetal iyilik halinin değerlendirilmesinde son basamağı teşkil eder. Olumsuz çıktığında daha ileri bir inceleme yöntemi yoktur,bebeğin doğurtulması gerekir.

İkinci uygulama alanı da fetal distres gelişme riski çok yüksek olan fetuslarda birinci ve tek basamak test olarak kullanılmasıdır:

Bu amaçla en sık kontrolsüz diyabette (şeker hastalığı) genellikle üç günde bir ve enfeksiyon gelişme riski yüksek olan EMR (suların erken gelmesi) durumlarında günlük uygulanır.



BFP uygulamalarında dikkat edilmesi gereken nokta amniyon sıvısı volümünün yetersiz olması (oligohidramnios) durumunda fetus yüksek puan alsa da yaklaşımın değişebileceğidir: Oligohidramnios bebeği kordon basısı tehlikesi ve bebeğin karında ölmesi riskiyle karşı karşıya getirdiğinden alınan puan 8 olsa bile bebeğin iyi durumunu garanti edemeyebilir. Bu durumda yaklaşım gebelik haftasına göre değişir ve genellikle doğumu gerçekleştirmek için çok uzun süre beklenmez. 

NST'de olduğu gibi BFP de kordon sarkması ya da ablatio placenta (plasentanın erken ayrılması) gibi ani ve beklenmedik bir şekilde gelişen olayları ya da doğumdan sonra bebekte oluşabilecek bazı patolojileri tahmin edemez.

Uygulanması

NST usulüne uygun şekilde yapıldıktan sonra anne adayına 30 dakika boyunca ultrason incelemesi yapılır. Bu incelemede ilk önce amniyon sıvısı miktarı değerlendirilir. Daha sonra 30 dakika boyunca bebeğin solunum hareketleri, vücut hareketleri ve kas tonusu ultrasonda izlenir.

Yorumlanması

İnceleme süresince bebeğin solunum hareketlerinin varlığı ve belli bir süre devam etmesi, belli sayıda hareket olması, amniyon sıvısı volümünün yeterli olup olmaması ve bebeğin tonusunun gergin ya da gevşek olmasına göre her parametreye sıfır ya da iki puan verilir ve puanlar toplanır.

  • NST reaktifliği için verilen iki puanla birlikte 8-10 puan arasında alan bebeğin iyi durumda olduğuna karar verilir. 
  • 6 ya da daha alan fetusta fetal distres şüphesi vardır. Bu durumda testin belli bir süre sonra tekrarlanması ya da puanın çok düşük olması durumunda doğumun gerçekleştirilmesi gerekebilir.


Video: 37. haftada fetal solunum hareketi


Kontraksiyon Stres Test (CST)

Fetusun kalp atımlarının doğum eylemindeki kasılmalara verdiği cevabı ölçen bir testtir. ("contraction stress": doğum eylemi kontraksiyonlarının (kasılmalarının) bebekte "stres yaratması" anlamında kullanılan bir terimdir).

Hangi durumlarda uygulanır?

Önceleri nonreaktif NST varlığında ileri inceleme yöntemi olarak kullanılan CST, BFP incelemesinin geliştirilmesinden sonra bu amaçla daha az sıklıkla uygulanır hale gelmiştir. Genellikle nonreaktif NST'nin doğrulanması amacıyla miyadında ya da miyad geçmesi olan anne adaylarına uygulanır. 

Test oldukça uzun zaman alır:

Kasılmaların başlatılması amacıyla oksitosin verilmesinden testin bitimine kadar geçen süre yaklaşık 90 dakikadır. Ayrıca doğum eylemini başlatabileceğinden 36. gebelik haftasından önceki dönemlerde, plasenta prevyada (plasentanın aşağıda yerleşmiş olması), EMR'de (suların erken gelmesi), ikiz gebelik gibi durumlarda uygulanması sakıncalıdır. 

CST'nin diğer testlerde olduğu gibi kordon sarkması ya da ablasyo plasenta (plasentanın erken ayrılması) gibi ani ve beklenmedik bir şekilde gelişen olayları ve doğum sonrası gelişmesi muhtemel olayları tahmin edemeyeceği hatırda tutulmalıdır.

Uygulanması

CST uygulanması için doğum eylemi kasılmalarının varlığı gerekir. Anne adayı doğum eyleminde değilse, meme ucu uyarısı yöntemi ile ya da serumla oksitosin verilerek 10 dakikada üç adet en az 40 saniye süren kasılmalar ortaya çıkarılır ve teste başlanır. Kardiyotokografi cihazının hem kalp seslerini algılayan probu hem de rahim kasılmalarını algılayan probu karna yerleştirilerek teste başlanır. Cihaz test süresince bebeğin kalp atışlarında meydana gelen değişiklikler ile kasılmalar arasındaki ilişkiyi kağıda aktarır. Bu kağıda CST trasesi adı verilir.

Yorumlanması

Yarım saatlik değerlendirme sonunda fetusun kalp atımında kasılmalarla birlikte meydana gelen değişiklikler gözden geçirilir. Trasede kasılmaların büyük kısmında cevap olarak geç deselerasyon adı verilen özel çökme şekilleri oluşuyorsa test pozitif* olarak değerlendirilir. 

Bu durumda genellikle ileri bir incelemeye gerek duyulmaz ve bebeği doğurtma girişimlerine başlanır. 

Geç deselerasyonların ortaya çıkmaması durumunda ise test negatif* olarak değerlendirilir. Bu da bebeğin iyi durumda olduğunu hassas bir şekilde gösterir. Bu durumda teste son verilir.

*testten beklenen bulgu fetal distres varlığıdır. Bu yüzden geç deselerasyon varlığında beklenen bulgu müspet yani "pozitif"dir. Geç deselerasyon bulunmamışsa beklenen bulgu yoktur yani "negatif"dir.